İnsanlar arasında giderek yaygınlaşan infertilite, halk arasındaki adıyla kısırlık adeta çağımızın sorunu haline gelmiştir. Bu sorunun gün geçtikçe artması, beslenmedeki bozukluklar, stres faktörünün giderek artması, yaşanan psikolojik sorunlar, düzensiz hayat tarzı, genetik yapının giderek bozulması gibi nedenlere bağlı olabilir. Tüm bu sebeplerin yanında açıklanamayan yani hiçbir sebebe bağlı olmaksızın çiftlerde infertilite (kısırlık) sorunu görülmektedir. Çocuk sahibi olmak isteyip olamayan çifteler bu sorunla karşı karşıya kaldıklarında hem psikolojik hem de sosyolojik anlamda çok fazla sıkıntı yaşamaktadırlar. Her ne kadar toplumlar giderek her anlamda gelişme gösterseler de çiftler üzerinde zaman zaman çocuk sahibi olamama konusunda çeşitli sosyal çevre baskısına maruz kalabilmekte bu baskı da çiftlerin zaten var olan stres durumlarını çok fazla etkilemektedir.
Çocuk sahibi olmak isteyip olamayan çiftlerin bebek sahibi olabilmeleri için birçok tedavi yöntemi mevcuttur. İnfertilitenin nerden kaynaklandığına bağlı olarak aşılama tedavisi, tüp bebek tedavisi, sperm ve yumurta donasyonu gibi yöntemler günümüzde birçok çiftin çocuk sahibi olabilmelerine olanak sağlamıştır. Merkezimizde de bu yöntemler uygulanmakta oldukça yüksek başarı oranıyla çiftlerin çocuk sahibi olmalarına yardımcı olmaktayız. Bu sayılan yöntemlerin yanı sıra embriyo donasyonu da uyguladığımız bir diğer tedavi yöntemidir.
Embriyo Donasyonu Nedir?
Embriyo yani cenin baba adayındaki sperm hücresinin anne adayındaki yumurtayı döllemesiyle oluşan en küçük canlı modelidir.
Embriyo donasyonu da bağışçı bir kadından alınan yumurta ile bağışçı bir erkekten alınan spermin laboratuvar ortamında döllenmesi sağlanarak oluşan sağlıklı embriyonun doğuracak kadına transfer edilmesi işlemidir. Ya da taşıyıcı anne yoluyla da embriyo donasyonu yöntemi uygulanılarak çocuk sahibi olunabilir.
Bu tedavi yönteminden önce çocuk sahibi olmak isteyip olamayan çiftelere farklı tedavi yöntemleri uygulanabilir. Kadın ve erkekteki üreme hücrelerinin durumuna bakılır. Ya da infertiliteye neden olabilecek diğer rahatsızlıkların var olma durumuna göre temelde yatan sağlık sorunları araştırılarak bunlar tedavi edilir. Sorunların boyutuna göre tedavi yöntemleri belirlenir. Anne ve baba adayındaki üreme hücrelerinin var olma durumlarında Aşılama ve tüp bebek yöntemleri ile çiftlerin bebek sahibi olmaları sağlanabilir. Her iki yöntemde de anne ve baba adayında üreme hücrelerinin var olması gerekmektedir. Uygulanan çeşitli yöntemlerle anne adayındaki yumurta ile baba adayındaki spermin buluşması sağlanarak gebelik elde edilir. Bu tedaviler anne ve baba adayının hücreleri kullanılarak uygulanan üremeye yardımcı tedavi yöntemleridir.
Fakat bazı durumlarda bu tedavi yöntemleri hamilelikle sonuçlanmayabilir. O zaman sperm donasyonu, yumurta donasyonu, embriyo donasyonu gibi yöntemler çiftlerin bebek sahibi olmaları için uygulanabilir.
Yumurta donasyonu işlemi anne adayında yumurta ve yumurtalıklarda üremeye engel bir durum olması halinde, bir donörden alınan yumurtanın baba adayından alınan sperm ile döllenmesiyle oluşan embriyonun anne rahmine transfer edilerek gebeliğin sağlandığı bir yöntemdir. Özellikle kadında erken menopoz olması durumunda uygulanan bir tedavi yöntemidir.
Sperm donasyonu işlemi ise baba adayında sperm hücrelerinin olmaması durumunda sperm bankalarından alınan baba adayının özelliklerine uygun olarak seçilen sperm hücresi ile anne adayının yumurtaları döllenerek gebeliğin sağlanması yöntemidir. Yumurta donasyonu işleminin tam tersidir aslında.
Embriyo donasyonu anne ve baba adayının her ikisinde de üreme hücrelerinde problem olduğu yani çiftlerin hem yumurtaları hem de spermleriyle gebeliğin gerçekleşmesinin mümkün olmadığı durumlarda bağışçılardan alınan sağlıklı sperm ve yumurta hücrelerinin birleştirilerek oluşan embriyonun anne adayının rahmine transfer edilmesi ile oluşan üremeye yardımcı tedavi yöntemidir. Anne ve baba adayının fiziksel özelliklerine uygun olarak seçilen sperm ve yumurta hücreleri birleştirilerek oluşan embriyo 3-5 gün içersinde anne adayının rahmine transfer edilir. Hiçbir şekilde çocuk sahibi olamayacaklarını düşünen çiftlerin çocuk sahibi olmalarını sağlayan bir yöntemdir.
Embriyo Donasyonu Kimlere Yapılır?
Yumurta ve sperme ihtiyaç duyan çiftlere embriyo donasyonu uygulanmaktadır. Çeşitli genetik rahatsızlıkları nedeniyle çocuk sahibi olamayan, yumurta ve spermlerinde genetik problem olan kişilerle yalnız olan insanlara da embriyo transferi yapılmaktadır. İleri yaşlarda olan ve yumurtası hiç olmayan kadınların da embriyo transferi ile hamile kalmaları sağlanmaktadır.
Embriyo donasyonu için alıcı kişilerin seçtikleri insanlardan alınan sperm ve yumurta hücrelerinden oluşan embriyolar kullanılmaktadır. KKTC yasalarına göre önceden hazırlnamış ve dondurulmuş kişilerin kullanmayıp bağışladığı embriyoları kullanmak yasaktır ve kliniğimizde bu tür embriyolar embriyo donasyonunda kesinlikle kullanılmamaktadır.
Embriyo Donasyonu Nasıl Uygulanır, Aşamaları Nelerdir?
Embriyo donasyonunda süreç alıcı kişinin yani bebeği taşıyacak kadının hazırlanması süreciyle başlar. Anne adayının testleri ile süreç başlamış olur.
Öncelikle rahim içerisinde bebeği taşımaya engel bir durumun olup olmadığı ya da gebelik sürcinde yaşanabilecek rahimden kaynaklı bir sorun olup olmadığının anlaşılması için HSG uygulanır. Bu işlemle birincisi taşıyıcı kadının rahminde şekil bozukluğu olup olmadığı veya miyom polip gibi rahimde yer teşkil eden yapıların varlığının olup olmadığı kontrol edilir. Eğer bu gibi durumlar varsa histereskopi yöntemi ile bu sorunlar giderilebilir. Bu gibi problemler erken doğuma neden olduğundan tek embriyo transferi yapılması gerekebilir. İkinci daha önceden kadının bir kürtaj, ameliyat gibi bir operasyon geçmişinden kaynaklı rahimde yapışıklık olma durumunun olup olmadığı tespit edilir. Bu tür sorunlar varsa bunlar giderilmeden embriyo transferi yapmak doğru olmaz.
Bulaşıcı hastalıkların tespiti için testler, tiroit testleri, biyokimya ve hematoloji testleri uygulanan taşıyıcı kadına standart testler yapılır.
Ardından fiziki muayeneye geçilir. Öncelikle taşıyıcı kadının tıbbi ve aile geçmişi alınır. Şüphe uyandıran durumlarda diğer uzman hekimlerle görüş alışverişinde bulunulur. İhtiyaç duyulması halinde tetkikler yapılabilir. Yapılan tetkikler ve değerlendirmeler sonucu taşıyıcı kadının gebeliği sorunsuzca geçirip geçiremeyeceği değerlendirilir. Bu yapılan işlemlerin amacı taşıyıcı kadının gebeliği sorunsuzca geçirmesidir.
Yumurta bağışçısının yani donörün hazırlanması işlemi bağışçının belirlenmesi ile başlar. Alıcı çiftin özelliklerine göre yumurta ve sperm seçilmesi çok önemlidir. Kan grubu, ten rengi, göz rengi gibi fiziksel özelliklere göre yumurta ve sperm seçilir. İlerde sosyolojik ve psikolojik anlamda çiftin ve dünyaya gelecek çocuğun problem yaşamaması için donör seçimi oldukça önemlidir. Embriyo donasyonu için yumurta bağışçısına çeşitli testler yapılır. Serolojik testler, hematolojik testler ve genetik testler yumurta bağışçısına yapılır. Ayrıca yine yumurta bağışçısının psikolojik durumunun değerlendirilmesi için psikolojik testler yapılmaktadır. Bu testlerle kalıtım yoluyla aktarılan psikolojik rahatsızlıkların olup olmadığı kontrol edilir. Şizofreni, kişilik bozuklukları, paranoya, oligofreniler ve siklofrenik gibi kalıtım yoluyla aktarılabilen rahatsızlıklar taranır. İstenilmesi durumunda IQ testi de bağışçılara uygulanabilmektedir. Ayrıca kliniğimizde en az lise mezunu olan donörlerin bağışları kullanılmaktadır.
Embriyo Donasyonunda Donör Seçimi Nasıl Yapılmaktadır?
Embriyo donasyonunda en önemli şart donörün yaşıdır. Kliniğimizde 30 yaş üzeri donör kullanmamaktayız. Donörlerin genç yaşta olması başarıyı arttıran en önemli faktördür. Genç donör kullanılması dünyaya gelecek bebekte ortaya çıkma ihtimali olan kalıtsal rahatsızlık riskini de azaltmaktadır. Donörlerin daha önceden sağlıklı çocuklarının olması da kalıtsal rahatsızlıkların görülme ihtimalini düşüren bir diğer unsurdur.
Hastalarımız kısa boylu bağışçıları tercih etmemektedirler. Klniğimizde 165 cm’ den uzun donörlerin bağışlarını kullanmaktayız.
İleride sosyolojik ve psikolojik sorun yaşanmaması için çiftlerin fiziksel özelliklerine uygun donör seçimi de oldukça önemli bir konudur.
Ayrıca kliniğimizde donör seçimi için dikkat ettiğimiz bir diğer konu da bağışçılarımızın eğitim düzeyidir. Eğitim düzeyi zeka düzeyini direk gösteren bir ölçüt olmamakla birlikte seçici diye nitelendirilen okullardan mezun olmak kısmen de olsa bağışçının zekasını da yansıtan bir unsur olabilir.