Hamilelik süreci başlangıcından itibaren her kadında farklı seyreden bir serüvendir. Her kadının bünyesine bağlı olarak değişen hamilelik sürecinin başlangıcı da kadından kadına farklılık gösterir. Bazı anne adayları hamile olduğunu döllenmenin olduğu ilk anda vücudunun gösterdiği tepkilerle anlayabiliyorken bazı anne adaylarında ise hiçbir belirti olmayabilir. Hamileliğin oluşup oluşmadığı aslında kadının her ay olması gereken adet kanamasının kesilmesiyle anlaşılan bir durumdur. Adet görme periyodu düzenli olan bir kadının cinsel ilişki sonrası çatlamış olan yumurtasının sperm tarafından döllenmesi sonucu gebelik gerçekleşir. İşte bu andan hemen sonra kadının bünyesine bağlı olarak bazı belirtiler olabilir. Fakat bazı kadınlarda bünyesine bağlı olarak hiçbir belirti olmayabilir. Bazı kadınlar hamileliklerinin başlangıcını belirti olmadığından anlamayabilirler.
Her kadın doğuştan yumurtalıklara sahiptir. Yumurtalıklarla birlikte doğan kadınların yumurtalıklarında binlerce yumurta vardır. Ve bu yumurtalar zamanla birlikte azalır. Her ay döllenmeyen yumurtalar vücuttan regl yoluyla atılırlar. Her ay düzenli olarak adet olan bir kadında yumurta olgunlaşarak yumurtlama meydana gelir. bu süreç ovulasyon olarak tanımlanır. Bu süreç kadından kadına değişmekle birlikte genelde kadının regl olmadan önceki 12- 14. gününe denk gelir bu süreç içerisinde yumurta spermle döllenirse hamilelik meydana gelir ve hemen sonrasında hamilelik belirtileri ortaya çıkabilir.
Hamileliğin Başlangıcı ve Hamilelik Belirtileri
Yumurtanın spermle döllenmesi ile oluşan hamileliğin ilk belirtesi her ay düzenli bir şekilde adet gören kadının adet görmemesidir. Her ay düzenli bir şekilde regl olan bir kadın korunmadan cinsel ilişki yaşamışsa ve o ay regl olmadıysa akla hemen hamilelik gelir. Yani gebelik için ilk belirti adet kesilmesidir. Yalnız kadının o ay adet olmaması her zaman için gebelik belirtisi olmayabilir. Mevsim geçişleri, psikolojik değişimler, stresli bir yaşam, hormonlardan kaynaklanan değişimler, fazla kilo, yorgunluk, uykusuz kalma gibi durumlarda da bazı kadınlarda adet düzensizliği görülebilir. Bu yüzden adet kesilmesi her durum için gebelik olarak algılanmamalıdır. Kişinin hamile olup olmadığının anlaşılması için kadının adetten kesildikten 5 gün sonra test yapması ile gebeliğin gerçekleşip gerçekleşmediği anlaşılabilir.
- Gebeliğin gerçekleştiği durumlarda kadınlarda göğüslerde şişlik, ağrı ve hassasiyet görülebilir. Hormonal kaynaklı olan göğüslerdeki şişlik hassasiyet ağrı gibi durumlar hamilelik sürecinde görülen belirtilerdir. Bunun yanında göğüslerde kaşıntı, kızarıklık ve sertlik de hamilelik nedeniyle ortaya çıkabilir.
- Kişinin kendisini her zamankinden yorgun, güçsüz ve halsiz hissetmesi de hamileliğin belirtileri arasındadır. Bu durumda kadınlar her zamankinden daha fazla uyumak isteyebilirler. Bu dönemde kadının sık sık dinlenmesi ve kendini yormaması tavsiye edilir.
- Hamileliğin belirtilerinden baş dönmesi ve mide bulantısı bu belirtileri yaşayan birçok anne adayında hamileliğin ilk dönemlerinde sonlanır. Fakat bazı kişilerde daha uzun da sürebilmektedir. Hata 9 ay bu belirtiler sürekli yaşanabilir.
- Gebeliğin gerçekleştiği durumlarda kadındaki vajinal akıntı her zamankinden fazla olabilir. Hissedilir, fark edilir bir şekilde akıntı anne adayında artabilir. Hamile kalan kadınların birçoğunda görülebildiği gibi, her gebelikte görülen bir belirti değildir. Kötü kokan, koyu renkli her zamankinden farklı bir akıntı fark edildiğinde doktora başvurulması gerektiği unutulmamalıdır.
- Hamileliğin 2. ve 3. trimesterında vücut ağırlık merkezinde değişimler olduğu için bel ve sırt ağrıları bu dönemde görülebilir.
- Gebelik süresince vücut ısısı artabilir.
- Büyüyen rahim nedeniyle mesaneye baskı oluşur ve anne adayı sık sık tuvalete gitme ihtiyacı hissedebilir. Özellikle hamileliğin son döneminde bu durum artış gösterir. Bunun yanında idrar renginde de değişim olabilir.
- Hamilelik süresince kadınlar normalden daha duygusal olabilir. Gebelikte kadınların ruh hallerinde dalgalanmalar olması çok normaldir. Çünkü gebelikte hormonlarda büyük değişimler meydana gelmektedir.
- Gebeliğin ilk haftalarında olan kanamalar normal olarak kabul edilir. Fakat her durumda bir doktora başvurmak gerekir. Bu kanamalar dış gebelikten, enfeksiyondan ya da dış gebelikten kaynaklanabilir. Bu yüzden bu kanamaların kaynağı bulunmalı, hamilelik sürecinde bu durum takip edilmelidir.
- Hamilelikte ortaya çıkan başka bir durumda cinsel isteksizlik yaşanmasıdır. Hamilelik haberini aldıktan sonra genellikle çiftler bu durumun verdiği heyecanla ve bebeğe zarar verir miyiz düşüncesi ile cinsel ilişkiden uzak durmaktadırlar. Sonuç olarak da cinsel anlamda isteksizlikler görülmesi olasıdır. Hormonlara da bağlı olan bu durum hamileliğin ilk üç ayı ve son üç ayında yoğun olarak yaşanabilir. Son aylarda yaşanan cinsel isteksizlik kilonun artması ve doğuma yaklaşmanın verdiği farklı duygular olabilir. Doktor tarafından cinsel ilişkiye bir engel olduğu belirtilmemişse hamileliğin son ayına kadar çiftlerin uygun pozisyonlarda cinsel ilişkiye girmelerinde herhangi bir sakınca yoktur.
- Gebelikle birlikte midede yanmalar yaşanabilir. Bunun nedeni döl yatağının genişlemesi ile midenin yerinin değişmesidir. Bu nedenle midedeki asit artar ve midede ekşimeler yaşanabilir. Bu belirtileri en aza indirmek için beslenmeye dikkat edilmelidir. Fazla yağlı, baharatlı, acılı yiyecekler tüketirken dikkatli olunması gerektiği tavsiye edilmektedir. bunun yanında doktorunuzun tavsiye ettiği mide yanmasını önleyen ilaçlardan kullanabilirsiniz. Fakat bu tarz ilaçlar doktor tarafından önerilmeden kullanılmamalıdır.
- Anne adayı hamilelik başlangıcında ve sonrasında bazı yiyeceklere karşı hassasiyet gösterebilir. Özellikle bazı yiyecekleri aşırı derecede tüketme isteği duyabilirler. Halk arasında aşerme olarak da bilinen bu durum her anne adayında görülmeyebilir. Bir yiyeceğe karşı duyulan aşırı yeme isteğinin yanında anne adayının her zaman severek tükettiği bir yemeğe karşı olumsuz tepkileri ortaya çıkabilir. Gebelikte kadın normalde sevdiği bir yemekten uzaklaşabileceği gibi bazı kokulara karşı da hassasiyet kazanabilirler. Daha önce rahatsız etmeyen kokular gebelikte anne adayını rahatsız edebilir.
Bu tip etkiler hamilelikte ortaya çıkabilen belirtilerdir. Bu belirtilerin hepsi anne adayında görülebileceği gibi hiçbiri görülmeyebilir. Ya da bir kaçı görülebilir. Bu belirtilerin görülmesi kadının hamile olduğu anlamına da gelmez. Kadının hamile olup olmadığının kesin anlaşılabilmesi için eczaneden alınacak testlerin yapılması veya herhangi bir sağlık kuruluşuna giderek kan testi yaptırması ve sonucunun pozitif çıkması gerekmektedir. Yapılan kan testlerinin sonucunda yanılma ihtimali oldukça düşüktür.
Hamilelik belirtileri yukarıda da belirtildiği gibi her kadında görülmeyebilir. Bunun yanı sıra bu belirtilerin birkaçı görülebilir ya da hiçbir belirti de olmayabilir.
Erkek üreme hücresi olan spermin kadın üreme hücresi olan yumurtayı döllemesiyle ortaya çıkan duruma gebelik denmektedir. Gebeliğin oluşmasından itibaren bazı belirtiler anne adaylarında fark edilmeye başlanır. Bu belirtilerin çıkış zamanı, belirtilerin yaşanma şekli, yoğunluğu kadından kadına farklılık göstermektedir. Ancak ilk belirti kadının adet görmemesidir. Hamileliğin 6. haftasından sonra hormonal değişimler görülmeye başlanır. Gebeliğin ilk belirtileri bu dönemde iyiden iyiye hissedilmeye başlanır. Bu belirtiler genel olarak mide bulantıları koku duyarlılığı yaşanmasıdır. Ayrıca anne adayları bu dönemde kramp ve sancılar yaşayabilir. Embriyonun yerleşmesinden kaynaklanan bu sancıların yanında kanamalar da meydana gelebilir.
Her gebeliğin kendine ait özelliği olduğu unutulmamalıdır. Bu yüzden hamilelik belirtilerin ortaya çıkıp çıkmaması yaşama şekli her kadında farklı olabilir. Kimi kadında bu belirtiler çok yoğun bir şekilde görülürken bazı anne adaylarında hiç belirti olmadan gebelik süreci tamamlanabilir.